sıkıntı ~ سيركندی
Kamus-u Fransevi - sıkıntı ~ سيركندی maddesi. Sayfa: 707 - Sira: 21
Qu'est-ce que sıkıntı سيركندی , le sens du mot سيركندی. A propos سيركندی turque. Dictionnaire de langue ottomane
سيركندی fransızca ne demek, سيركندی anlamı, manası, fransızca osmanlıca sözlük
سيركندی ماذا تقصد الفرنسية سيركندی وسائل الفرنسية سيركندی معنى الفرنسي، قاموس العربية الفرنسية
sıkıntı ~ سيركندی güncel sözlüklerde anlamı:
Sıkıntı :::
- İşsizlik, tekdüzelik, bezginlik vb. sebeplerden doğan ruhsal yorgunluk, cefa, eziyet
Örnek: İçinin sıkıntısını mümkün mertebe gizlemeye çalışarak, dereden tepeden konuşarak oyalandı. P. Safa - Bir bozukluğun, karışıklığın sebep olduğu etkili ve sürekli yorgunluk, meşakkat, mihnet
Örnek: Sıkıntı ve ıstırapla sağa sola döndüm. A. Gündüz - Yokluk ve parasızlığın yol açtığı geçim darlığı
Örnek: İhtiyarın bir para sıkıntısı içinde olduğunu o söylemeden ben keşfetmiştim. S. F. Abasıyanık - Darlık, yokluk
Örnek: Bu kış yine, kok kömürü sıkıntısı baş gösterecekmiş. H. Taner - Sorun, problem, mesele
- müzâyaka.
sıkıntı ::: cefa, çile, düşünce, ezgi, eziyet, fırtına, gaile, hâl, hüzün, kahır, kambur, ka
ranlık, keder, kor, külfet, mesele, mihnet, problem, rahat, sancı, sorun, usanç, zarur
et, zehir, zor