Çağdaş Sözlük

delil ~ دلیل

Kamus-u Fransevi - delil ~ دلیل maddesi. Sayfa: 580 - Sira: 19

Qu'est-ce que delil دلیل , le sens du mot دلیل. A propos دلیل turque. Dictionnaire de langue ottomane

دلیل fransızca ne demek, دلیل anlamı, manası, fransızca osmanlıca sözlük

دلیل ماذا تقصد الفرنسية دلیل وسائل الفرنسية دلیل معنى الفرنسي، قاموس العربية الفرنسية

delil ~ دلیل güncel sözlüklerde anlamı:

DELiL ::: Kılavuz. Doğru yolu gösteren. Meçhûlü keşfetmekte ve malumun sıhhatını isbat etmekte vasıta ve âlet ittihaz olunan husus. * Beyyine. Bürhan.

delil ::: (a. i. c. : delâil, edille) : 1) yol gösteren, kılavuz. 2) şahit, belge, tanık, (bkz. : beyyine, burhan).

delil-i akli ::: düşünülerek bulunan delil.

delîl-i nakli ::: üstad delili.

delîl-ül-ibâd ::: Mehmed bin Sinân-üd-dîn adlî bir zat tarafından 1481 (H. 886) yılında manzum ve mensur olarak kaleme alınmış dînî bir eserdir.

delîl ::: yol gösterici, kanıt.

DELiL ::: 2. Din bilgilerinin elde edildiği kaynak, vesîka. (Bkz. Edille-i Şer'iyye)

Din bilgilerinin elde edildiği delîller dörttür: Bunlar; Kitâb (Kur'ân-ı kerîm), sünnet, icmâ ve kıyâstır. (Abdülganî Nablüsî)

Delîl, bir şeyin haram olması için aranır. Helâl olması için delîl aranmaz. (İbn-i Âbidîn)

DELiL ::: 2. Din bilgilerinin elde edildiği kaynak, vesîka. (Bkz. Edille-i Şer'iyye)

Din bilgilerinin elde edildiği delîller dörttür: Bunlar; Kitâb (Kur'ân-ı kerîm), sünnet, icmâ ve kıyâstır. (Abdülganî Nablüsî)

Delîl, bir şeyin haram olması için aranır. Helâl olması için delîl aranmaz. (İbn-i Âbidîn)

Delil :::


  1. İnsanı aradığı gerçeğe ulaştırabilecek iz, emare
    Örnek: Milletlerin hürriyet için yaptıkları fedakârlıklardan canlı deliller gösteriyordu. P. Safa

  2. Kanıt
    Örnek: Elde hiçbir delil olmadığı için serbest bırakıldı. S. F. Abasıyanık

  3. Kılavuz, rehber.

delîl ::: rehber , kanıt

delil ::: kılavuz

delîl ::: ‬kanıt

delîl ::: rehber

delîl ::: şahit

Delil ::: Kanıt; tanıt; ipucu

Delil ::: Kanıt; tanıt; ipucu

delil ::: dayanak, emare, gerekçe, ip ucu, kanıt, rehber

delil :::

kanıt; tanıt; ipucu

DELİL :::

Kılavuz. Doğru yolu gösteren. Meçhûlü keşfetmekte ve malumun sıhhatını isbat etmekte vasıta ve âlet ittihaz olunan husus. * Beyyine. Bürhan