Çağdaş Sözlük

ta ~ تا

Kamus-u Fransevi - ta ~ تا maddesi. Sayfa: 333 - Sira: 4

Qu'est-ce que ta تا , le sens du mot تا. A propos تا turque. Dictionnaire de langue ottomane

تا fransızca ne demek, تا anlamı, manası, fransızca osmanlıca sözlük

تا ماذا تقصد الفرنسية تا وسائل الفرنسية تا معنى الفرنسي، قاموس العربية الفرنسية

ta ~ تا güncel sözlüklerde anlamı:

TA ::: Kur'anın alfabesinde üçüncü harfin adıdır. Ebcedî değeri 400'dür.

TA ::: f. Kat. Kıvrım. Büklüm. Misil, mânend. Nihayet. Gayet. Kadar, beri, dek. (mânalarına gelir) Meselâ :

"); tâ ::: (f. i.) : kat, büklüm. Dü-tâ : iki kat, iki büklüm. Yek-tâ : bir kat, tek, birinci, (bkz. : bî-hem-tâ, bî- nazîr).

::: (f. e.) : kadar, dek, değin, (bkz. : ilâ). tâ-be-ebed : ebediyen. tâ-be-key : ne vakte kadar. tâ-be-sabâh : sabaha kadar. tâ-be-seher : sabaha kadar.

::: (a. ha.) : Osmanlıca "te" ve "ti" harflerinin Arapça'daki adı. ["te" ince, "ti" kalın t fonemiyle söylenir.

Kasîde-i tâiyye ::: ed. kafiyeleri ile nihâyetlenen kasîde.

tâ-i fevkaniyye ::: tâ-i müsennât : iki noktalı te : (bkz. : tâ-i tavîl).

tâ-i gird ::: yuvarlak t :

tâ-i meftûha ::: üstün (e) okunan te.

tâ-i tavil ::: uzun te.

::: (a. f. h. a.) : "ti" harfinin bir adı. tâ-i mühmele : noktasız ti ["zı" dan ayırmak için bu ad verilmiştir]

"); târ ::: (f. s.) : 1) karanlık, (bkz. : muzlim). Şeb-i târ : karanlık gece. 2) i. tel; saç teli târ-ı ud : ud teli. târ-ı zülf : saç teli. 3) i. iplik. târ târ : tel tel, iplik iplik. 4) (dokumada) arş. [zıddı : argaç] . 5) i. tepe.

Ta :::


  1. Dek, değin, kadar, beri vb. edatlarla birlikte kullanılarak bir fiilin, bir hareketin, bir yerin, bir şeyin başladığı veya sona erdiği noktayı, zaman ve uzaklık bakımından abartmalı bir biçimde anlatan bir söz
    Örnek: Ta karşıda büyük annenin evine kadar götürdüler. Y. K. Beyatlı

  2. Tantal elementinin simgesi.

::: kat , büklüm , kadar

::: ‬kat

::: büklüm

::: tane

::: ‬kadar

::: (f. i.) kat, büklüm. Dü-tâ : iki kat, iki büklüm. Yek-tâ : bir kat, tek, birinci, (bkz. : bî-hem-tâ, bî- nazîr).

::: (f. e.) kadar, dek, değin, (bkz. : ilâ). tâ-be-ebed : ebediyen. tâ-be-key : ne vakte kadar. tâ-be-sabâh : sabaha kadar. tâ-be-seher : sabaha kadar.

::: (a. ha.) Osmanlıca

::: (a. f. h. a.) ti

târ ::: (f. s.) 1) karanlık, (bkz. : muzlim). Şeb-i târ : karanlık gece. 2) i. tel; saç teli târ-ı ud : ud teli. târ-ı zülf : saç teli. 3) i. iplik. târ târ : tel tel, iplik iplik. 4) (dokumada) arş. [zıddı : argaç] . 5) i. tepe.

TA :::

Kur'anın alfabesinde üçüncü harfin adıdır. Ebcedî değeri 400'dür