Çağdaş Sözlük

hediye ~ هديه

Kamus-u Fransevi - hediye ~ هديه maddesi. Sayfa: 1323 - Sira: 1

Qu'est-ce que hediye هديه , le sens du mot هديه. A propos هديه turque. Dictionnaire de langue ottomane

هديه fransızca ne demek, هديه anlamı, manası, fransızca osmanlıca sözlük

هديه ماذا تقصد الفرنسية هديه وسائل الفرنسية هديه معنى الفرنسي، قاموس العربية الفرنسية

hediye ~ هديه güncel sözlüklerde anlamı:

HEDiYE ::: Parasız verilen, bağışlanan şey. Armağan.

hediyye ::: (a. i. c. : hedâyâ) : 1) hediye, armağan.

hediyye-i dendân ::: diş kirası.

hediyye-i yakut ::: yakut hediyesi. 2) kıymet, değer, bahâ. 3) kadın adı.

hediye ::: armağan.

HEDiYE ::: Hediyeleşiniz, sevişiniz. (Hadîs-i şerîf-Künûz-üd-Dekâik)

Yâ Âişe, kim sana sen istemeden bir hediye verirse, onu kabûl et! Zîrâ o, Allahü teâlânın sana ihsân ettiği bir rızıktır. (Hadîs-i şerîf-Râmûz-ül-Ehâdîs)

Hediye vermek ve hediye kabûl etmek (almak) sünnettir yâni Resûlullah efendimizin âdet-i şerîfelerindendir. (Nişancızâde)

Gasbedilmiş veya hırsızlık gibi haram yoldan elde edildiği bilinen bir malı hediye ve sadaka olarak almak veya kirâ olarak kullanmak helâl değildir. (İbn-i Âbidîn)

Taksîmi mümkün olan bir şeyde ortakların, hisselerini ayırmadan başkalarına hediye etmeleri câiz değildir. (Fetâvâ-i Hindiyye)

Resûlullah efendimiz, sadaka kabûl etmez, fakat hediye kabûl ederdi. Hediye getirene karşılık fazlasını kat kat verirdi. (İmâm-ı Ahmed Kastalânî)

HEDiYE ::: Hediyeleşiniz, sevişiniz. (Hadîs-i şerîf-Künûz-üd-Dekâik)

Yâ Âişe, kim sana sen istemeden bir hediye verirse, onu kabûl et! Zîrâ o, Allahü teâlânın sana ihsân ettiği bir rızıktır. (Hadîs-i şerîf-Râmûz-ül-Ehâdîs)

Hediye vermek ve hediye kabûl etmek (almak) sünnettir yâni Resûlullah efendimizin âdet-i şerîfelerindendir. (Nişancızâde)

Gasbedilmiş veya hırsızlık gibi haram yoldan elde edildiği bilinen bir malı hediye ve sadaka olarak almak veya kirâ olarak kullanmak helâl değildir. (İbn-i Âbidîn)

Taksîmi mümkün olan bir şeyde ortakların, hisselerini ayırmadan başkalarına hediye etmeleri câiz değildir. (Fetâvâ-i Hindiyye)

Resûlullah efendimiz, sadaka kabûl etmez, fakat hediye kabûl ederdi. Hediye getirene karşılık fazlasını kat kat verirdi. (İmâm-ı Ahmed Kastalânî)

Hediye :::


  1. Armağan.

  2. Fiyat.

hediye ::: armağan

hediye ::: armağan, fiyat, hatıra

HEDİYE :::

Parasız verilen, bağışlanan şey. Armağan