Çağdaş Sözlük

kazaen ~ قضاء

Kamus-u Fransevi - kazaen ~ قضاء maddesi. Sayfa: 963 - Sira: 14

Qu'est-ce que kazaen قضاء , le sens du mot قضاء. A propos قضاء turque. Dictionnaire de langue ottomane

قضاء fransızca ne demek, قضاء anlamı, manası, fransızca osmanlıca sözlük

قضاء ماذا تقصد الفرنسية قضاء وسائل الفرنسية قضاء معنى الفرنسي، قاموس العربية الفرنسية

kazaen ~ قضاء güncel sözlüklerde anlamı:

KAZAEN ::: Kaza olarak, tesadüfen. İstemiyerek. Bilerek değil. Beklenmedik halde.

Kaza ::: (o. i.) : 1) olacağı ezelden Cenâb-ı Hak tarafından takdir olunan şeylerin vukua gelmesi. 2) dâvaları görme işi, hüküm, hüküm verme; kadı'nın hükmü, kadılık vazifesi, bir kadı'nin idaresi altında bulunan yer. Silk-i kaza : kadılık yolu, mesleği. 3) istemeden yapılan ve elden çıkan kötü iş, zararlı iş. Ecel-i kaza : bir kaza neticesinde olan ölüm. 4) vaktinde kılınmıyan namaz, tutulmıyan oruç borcunu usul ve kaidesine göre sonradan ödeme. Ez-kazâ : kaza olarak, kaza suretiyle; şayet, olursa, (bkz. : kazaen, kazârâ). 5) (c. kazâhâ) kaymakamlık, * ilce. Tahl-ı kaza : bir kadı'nın idaresi altında olan.

kazâ-i hacet ::: aptes bozma. 6) tehlike. 7) hâdise, vukuat.

Kaza vû kader ::: alın yazısı, (bkz. : kader-i ilâhî).

kazâ-i fi'lî ::: huk. [eskiden] * yargıcın yetîmin malını satması gibi fîlen olan hüküm.

kazâ-i ilzam ::: huk. * yargıcın : "hükmettim, iddia olunan şeyi ver!" demesi gibi sözlerle mahkû-mün-aleyhi ilzam etmesi.

kazâ-i Icavlî ::: huk. [eskiden] "hükmettim, ilzâmettim" demek gibi söz ile olan hüküm.

kazâ-i terk ::: huk. * yargıcın : "hakkın yoktur, münazaadan memnusun" gibi sözlerle davacıyı münazaadan menetmesi.

kazaen ::: (a. zf.) : kazai olarak, kaza suretiyle, bilmiyerek, yanlışlıkla elden çıkarak, (bkz. : ez kaza, kazârâ).

Kazaen :::


  1. Kazara.

kazaen ::: kaza ile , elde olmayarak , kaza olarak , tesadüfen , istemiyerek , bilerek değil , beklenmedik halde

kazaen ::: (a. zf.) kazai olarak, kaza suretiyle, bilmiyerek, yanlışlıkla elden çıkarak, (bkz. : ez kaza, kazârâ).

kazaen ::: kazara

KAZAEN :::

Kaza olarak, tesadüfen. İstemiyerek. Bilerek değil. Beklenmedik halde