Çağdaş Sözlük

dolap ~ دولاب

Kamus-u Fransevi - dolap ~ دولاب maddesi. Sayfa: 591 - Sira: 10

Qu'est-ce que dolap دولاب , le sens du mot دولاب. A propos دولاب turque. Dictionnaire de langue ottomane

دولاب fransızca ne demek, دولاب anlamı, manası, fransızca osmanlıca sözlük

دولاب ماذا تقصد الفرنسية دولاب وسائل الفرنسية دولاب معنى الفرنسي، قاموس العربية الفرنسية

dolap ~ دولاب güncel sözlüklerde anlamı:

DOLAP ::: (C.: Devâlib) Kuyudan su çıkarıp bahçeleri sulamaya mahsus döner makine. * Her çeşit döner çark, çıkrık. * İçine eşya vesaire konulan raflı veya rafsız göz. * Eskiden selâmlık ile harem arasında eşya alıp vermeye mahsus döner dolap ki, veren ile alan birbirlerini görmezlerdi. * İşlerin idaresi. * Mc: Hile, hile ile iş görme.

"); dolâb ::: (a. i. c. : devâlîb) : 1) içine eşya ve şâire konulan raflı veya rafsız göz. 2) hîle, dek, dubârâ. 3) kuyudan su çıkarmıya yariyan ağaçtan veya demirden yapılmış çark. 4) s. devreden, dönen. 5) bedestenin içindeki küçük dükkânlar. [Farsçası "dûlâb" dır].

Dolap :::


  1. Genellikle tahtadan yapılmış, bölme veya çekmelerine eşya konulan kapaklı mobilya
    Örnek: Hemen aynalı dolabını açtı, en iyi çarşafını çıkararak acele giyinmeye başladı. P. Safa

  2. Dönerek çalışan ve özellikle su çeken düzen.

  3. Dönme dolap.

  4. İstanbul bedesteninde dükkân.

  5. Orta oyununda sahnede dükkân veya ev olarak kullanılan dekor.

  6. Düzen, hile, manevra.

  7. Filmlerin dış etkilerden korunması ve saklanmasında kullanılan, havalandırma ve yangın söndürme donanımı bulunan madenden korumalık.

dolap ::: kuyudan su çıkarıp bahçeleri sulamaya mahsus döner makine , her çeşit döner çark , çıkrık , içine eşya vesaire konulan raflı veya rafsız göz , eskiden selamlık ile harem arasında eşya alıp vermeye mahsus döner dolap ki , veren ile alan birbirlerini görmezlerdi , işlerin idaresi , mc: hile , hile ile iş görme

dolâb ::: (a. i. c. : devâlîb) 1) içine eşya ve şâire konulan raflı veya rafsız göz. 2) hîle, dek, dubârâ. 3) kuyudan su çıkarmıya yariyan ağaçtan veya demirden yapılmış çark. 4) s. devreden, dönen. 5) bedestenin içindeki küçük dükkânlar. [Farsçası

dolap ::: düzen, fırıldak, hile

DOLAP :::

(C.: Devâlib) Kuyudan su çıkarıp bahçeleri sulamaya mahsus döner makine. * Her çeşit döner çark, çıkrık. * İçine eşya vesaire konulan raflı veya rafsız göz. * Eskiden selâmlık ile harem arasında eşya alıp vermeye mahsus döner dolap ki, veren ile alan birbirlerini görmezlerdi. * İşlerin idaresi. * Mc: Hile, hile ile iş görme.